ES ES ESKİŞEHİRRR :)

Selamlar herkesee.
Bugün sizlere öğrenci şehri diye anılan güzel Eskişehirden bahsedeceğim.
Mart ayının başında 2 günlüğüne Eskişehirdeydik.
2 gün es es için yetti bize diyebilirim.
İstanbuldan arabamız ile yaklaşık olarak 3 buçuk saat arasında Eskişehire vardık.
Sabah yola çıktığımız için kurt gibi acıkmış ve özellikle yolda birşeyler yememiştik ki,meşhuuuurr çii böreğini tadalım doyasıya diye :) Velhasıl çarşısında bulunan yine meşhurr PAPAĞAN çi böreğe gittik. Papağan çi börek açıldığından beri aynı yerde bulunan,küçük ama sevimli bir dükkan. Restore edilmiş tabi ki gönül isterdi eski dokusunu koruyabilsin ama tad olarak sanırım ilk kez yememe rağmen eski tadını korumayı başarmış. Doluluk oranınla ile bunu tasdiklemiş oluyorsunuz :)
Gerçekten yazıldığı,anlatıldığı kadar lezzetli ve porsiyonu büyük çi böreklerimizi yiyoruz. Fiyat olarak gerçekten çok çok uygun.
Tanesi : 2,5 tl iken
Porsiyon olarak(5 adet):12,5 tl

Yalnız bence tek eksisi çay olmaması. Sabahları tercih ediyorsanız üstelik insan yanında bir çay istiyor gerçekten :)
Yeri odunpazarında,akıllı telefonlara sorduğunuz zaman hemen götürüyor sizi :) Tek sıkıntı araba girmiyor odunpazarı çarşısına her sokak trafiğe kapalı biraz uzaklara park edip tarihi çarşısını da fırsatla yürüyerek geziyor ve ulaşıyorsunuz.
Böreklerimiz yedikten sonra tekrar yürüyerek,mağazalara bakarak arabamıza binip Tarihi Odunpazarı evlerine yola çıkıyoruz.
Çok uzak sayılmazlar aslında,kısa bir yolculuğun ardından ta ta ta tammm Odunpazarı evlerii.,Çok meşhur olann,fotoğraflarından geçilmeyen :))

Doğru söylemek gerekirse çok fazla hayal kırıklığına uğradım.
Odunpazarı evlerini çok daha görkemli ve köy ortamında beklerken..
Şehrin göbeğinde 2-3 sokak tarihi evlerden oluşan bir bölge imişş :(
Kötülemiyorum asla evleri çok güzel evet amaa ben gözümde belkide çok büyütmüşüm :)
Evler birbirinden tatlı,boyaları,süslemeleri,altında ki yerli esnafın el işi standları küçük bir dünya evet..
Küçük dükkanları olan Atlıhan çarşısında dinlenip birer keyif kahvesi içebilirsiniz.
Lületaşlarının nasıl işlendiğini öğrenebilirsiniz.

Restore edilip eskiyi yaşatmaya devam ettikleri için aslında ne olursa olsun görülmeye değerdi.
Fazla oyalanmıyoruz odunpazarında,hemen ardından biraz ilerisinde bulunan Yılmaz Büyükerşen Bal mumu müzesini ziyaret ediyoruz.
Burası için ne söylesem az diyebilirim. Her zaman Madame Tussauds müzesini ziyaret etmek istemişimdir,bana azda olsa o hisleri taddırabildi burası.
Gerçekten özenle hazırlanmış bal mumu heykelleri görsel şölen tadında.
Müzeye giriş öğrenci 5 tl tam 10 tl h.sonu fiyatları.
Sanırım h.içi öğrenci 2,5 tl oluyormuş emin olmamak ile beraber..
Müzenin girişinden itibaren büyülü bir atmosfer başlıyor,heykeller çok benzedikleri için sizi o insanlar için düşündüğünüz hislerle sarıyor.
Çoğu sanatçı,siyasetçi,yazar,bilim adamı vs bulunuyor.
Tek kötü yanı müzeye girerken ödediğiniz ücret dışında bazı bölmeler de ki heykeller ile fotoğraf çekilmek isterseniz ek ücret talep etmeleri.
Bence gerek yok çünkü ödediğimiz ücrette giden hayır kurumuna yeteridir diye düşünmekteyim ama burda aklıma tek bir betimleme geliyor. burası türkiye !!
Yaklaşık olarak 45 dk 1 saat arası müzede vakit geçiyor.
Çıkıyoruz ee karnımız acıktı :)
Nesi meşhur nesi meşhur kebap yenir,köfte yenir,helva yenir.
Öğrenci şehri diyemidir bilmem bize çok uygun fiyatlı bir şehir geldi.
Balaban kebabı meşhur efendim.
Köfteci Ali'si meşhur.
Balık için Mezze diye bir balıkçısı meşhur.
Fasfood olarak her yerde görebileceğiniz Pino'su meşhur.
Alternatif çok aç kalınmaz :)
Sazova'ya gitmek için yola çıkıyoruz fakat sabahta erken kalktığımız için yorgun düşüyoruz ve otele gitmeye karar veriyoruz.
Biz Eskişehir Anemon otelde kaldık. Havuzu olduğu için açıkcası orayı tercih ettik.
Memnunda kaldık.
Havuzu ısıtmalı kapalı,yorgunluğumuz attık diyebilirim.
Sabah kahvaltısı yeterli ve çeşitliliği iyiydi.
Fiyat olarak booking.com'dan aldık o hafta için 200 tl idi. Şimdi nasıldır kontrol etmek lazım.
Gezerken uğradığımız diğer yerler ise şöyle;

  • Şelale park
  • Turistik el sanatları müzesi
  • Kurşunlu camii
  • Çağdaş cam sanatları müzesi
  • Adalar bölgesi ve barlar sokağı
Ertesi gün Adalar bölgesinde elimizde birer kahve Porsuk çayının yanında yürüyüşe çıktık.
Havası amsterdam tadında,insanları mutlu,dingin bir ortamdı.
Ben adalar bölgesini çok beğendim.

Çayın etrafında karşılıklı cafeler,barlar.. Öğrenciler cıvıl cıvıldı.
Eskişehir değilde yurt dışında bir bölgede geziyorsun havası oluşmuş,çok hoştu.
Porsuk çayında sal ile gezinti yapılıyormuş ama biz tercih etmedik.
Fiyat olarak tam bilemiyorum o konuda..
Ama ortalama 25 ile 45 arası sanırım.
Denenebilir ama kesinlikle şart değil,sizde benim gibi yürümeyi seviyorsanız mutlaka çay'ın kenarında yürüyün..
İşte daha sonra Eskişehirden ayrılma vakti geliyor..
Biz güneye ilerliyoruz,Antalya ve Alanyaya doğru yazıları yakında gelicek.

Sizinle bu noktada vedalaşıyoruz :)
Eskişehir keyifli ve kısa tatiller için ideal bir şehir.
İmkanınız varsa görün derim.
Şimdilik hoşçakalınnn.

Yorumlar